
Ankara’da geçen çocukluk yıllarımda, sanat deyince önce tiyatro gelirdi aklıma, sonra sinemalar, sergiler… Şimdi bakıyorum da, gençlerimizin hayatında bunların yeri …
Ankara’da geçen çocukluk yıllarımda, sanat deyince önce tiyatro gelirdi aklıma, sonra sinemalar, sergiler… Şimdi bakıyorum da, gençlerimizin hayatında bunların yeri yok, ya da yok denecek kadar az. Moda deyimle, sanat sözcüğünü ‘satın almıyor’ yeni kuşaklar.
En çok, bilgisayar oyunlarıyla, yeni çıkan telefonlarla ilgileniyor; televizyon ‘star’larının hayat hikâyelerini takip etmekle yetiniyorlar. Marka olmayan bir şeyin değeri yok, onların nezdinde. Sanat anlayışları, reytingi yüksek dizilerle sınırlı… Tiyatroya gitmek, gazete okumak gibi alışkanlıklardan epeyce uzaklar (Elbette, her zaman, her dönemde, ge...
(yazının devamı için aşağıya tıklayın)
Kaynak: http://www.taraf.com.tr/yazarlar/sansurlu-yillar/
Taraf - Vecdi Sayar Son Köşe Yazıları
- 15 Temmuz 2016 - Teslim olmak ya da olmamak
- 8 Temmuz 2016 - Güneşin Sofrasında Deniz Küstü
- 24 Haziran 2016 - Kralın korkusu
- 17 Haziran 2016 - Kanatları yüreklerinde…
- 10 Haziran 2016 - Uyanmak için Sanat
- 3 Haziran 2016 - ‘Aydın’lanma
- 27 Mayıs 2016 - Ege’de sanat rüzgârları
- 23 Mayıs 2016 - Toplumcu sinemanın zaferi
- 22 Mayıs 2016 - Kapitalizm hedef tahtasında
- 21 Mayıs 2016 - Altın Palmiye’nin talibi çok!
- 19 Mayıs 2016 - Filipinler’den Kanada’ya
- 18 Mayıs 2016 - Dardenne Kardeşler’in ‘Bilinmeyen Kız’ı ve toplumsal sorumluluk
- 17 Mayıs 2016 - Bir Almodovar melodramı: ‘Julieta’
- 16 Mayıs 2016 - Alman Sineması’ndan güzel bir sürpriz
- 14 Mayıs 2016 - Türler arasında yolculuk